Çarşamba ilçesinde bir çay bahçesinde mola vererek Taha Yıldız isimli vatandaş ile sohbet eden Necip Kökerer, Çarşamba’yı çok beğendiğini dile getirerek sohbet etti.
Frederic Gros’un kaleme aldığı ‘Yürümenin Felfsefesi’ kitabını okuduktan sonra Türkiye’yi yürüyerek gezmeyi planladığını dile getiren 53 yaşındaki Necip Kökerer, “2-3 sene önce bir arkadaşımızın vesilesi ile spora başladım. Koşmaya başladık, bazı aktivitelere katıldık. Koşmadaki hız veya sürekli hız yapmak beni çok ilgilendirmedi ve ardından bir arkadaşın tavsiyesi ile Frederic Gros’un ‘Yürümenin Felsefesi’ kitabını okudum ve o günden sonra yürüme aktivitesini yapabilir miyim diye düşündüm. İstanbul’un bütün ilçelerini birbirine bağlayarak yürüdüm” şeklinde konuştu.
YÜRÜMEK ARTIK BENİM İÇİN BİR FELSEFE
Yürümenin kendisi için artık bir felsefe olduğunu söyleyen evli ve 3 çocuk babası Kökerer sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Türkiye’yi 4 etapta yürüyebilir miyim diye düşünerek çalışmalarımı yaptım. Şu anda da Yalova’dan başlayarak Artvin’e kadar birinci etabını yürümeye çalışıyorum. Yalova’dan İzmit, Düzce, Sakarya, Bolu, Zonguldak, Bartın, Karabük, Kastamonu ve Sinop’a geçtim. Oradan da Samsun’a geldim. 16 gündür yürüyorum ve birinci etabı tamamlayarak Artvin’e ulaşmak için sürem azalıyor. Ama yürüyüşümün ilk etabını bitirmeyi planlıyorum.”
BİR ÜRETİCİ BANA RÜYASINI ANLATIP AĞLADI
Kastamonu’da bir üretici ile karşılaştığını ve üreticinin kendisine rüyasını anlattıktan sonra ağlamaya başladığına dair ilginç bir anısını aktaran 53 yaşındaki Necip Kökerer, “Otoban veya anayollar yerine daha ıssız yollardan yürümeyi tercih ediyorum. Kastamonu’dan çıkmak üzereyken suyum da azdı. Tarlanın birinden birisi ‘nereye gidiyorsun?’ diye sordu. Yürüyerek Sinop’a gideceğimi söyledim ve su var mı diye kendisine sorduğumda ‘var’ dedi. Sonra bana bir riya gördüğünü ve rüyasında bir kalabalık geldiğini ve kalabalığın içinde birini gördüğünü söyledi ve tarlanın ortasında oturdu ağlamaya başladı. Ben bu duruma şaşırdım ve kendisini teselli ettim. Başımdan böyle ilginç olaylar geçiyor” diyerek sözlerini sürdürdü.
YÜRÜMEYİ HERKESE TAVSİYE EDİYORUM
‘Yürümenin Felsefesi’ kitabında yürümek bir spor değildir, sporda rakipler, skorlar vardır, birbirini geçmek isteyen egolar vardır yazdığını söyleyen Kökerer, yürümeyi herkese tavsiye ettiğini ancak yürürken kulaklık takmadan insanların doğayı dinlemesini tavsiye ettiğini söyledi.
AİLEM DESTEK OLUYOR
Ailesinin yürüyüşüyle alakalı olarak tedirgin olduğunu ancak kendisini desteklediğini söyleyen Necip Kökerer, “Aileme bu fikrimi söylediğimde tek başıma yürüyeceğim için tedirgin oldular, ancak beni destekliyorlar. Kızımda etabımı bitirip yanına gitmemi bekliyor. Annemin de hayır duaları var ve bu destekle yürüyorum. Duaları ile de kazasız belasız bitireceğim inşallah” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Kökerer, daha sonra yürüyüşüne Ordu iline doğru devam etti.
Haber: Yaşar KARAMAN
